Türkiye’de farklı hayvansal üretim faaliyetleri gerçekleştiriliyor. Bu hayvancılık faaliyetlerinden biri arı yetiştiriciliğidir. Arı yetiştiriciliği, bal üretimi için önemlidir. Bal ürünü, hayatımıza etki eden pek çok farklı sektörde kullanılan bir üründür. Özellikle gıda ve bakım sektöründe kullanıldığı için bal üretimin devamlılığının sağlanması önemlidir.
Arı yetiştiriciliği, özellikle arı ırklarının yok olma tehlikesi yaşamasından dolayı, özen gösterilen ve devlet teşviki ve kontrolü altında uygulanan üretim faaliyetidir. Bilinçsiz yapılan arı yetiştiriciliği hem beklenen bal üretiminin karşılanmamasına hem de yetiştirilen arı ırklarının yok olma tehlikesi yaşamasına sebep olabiliyor. Bu nedenle gerçekleştirilen arıcılık faaliyetleri bilinçli ellerde ve organik yollarla gerçekleştirilmesi dikkat edilmesi gereken bir durumdur.
Organik Arıcılık Nedir?
Organik arıcılık nedir? Ülkemizde organik arıcılık ne zaman başladı? Organik arıcılık nasıl yapılır? gibi sorular, sıkça sorulan sorulardan sadece birkaçıdır. Organik arıcılık, arıların doğal yollarla beslenerek, kimyasal ilaçlama gibi uygulamalara maruz kalmadan bal üretimi yapması işlemine verilen isimdir. Doğal yollarla beslenmek, arıların doğada bulunan polenler, nektar, su ve propolisten faydalanarak beslenmesini sağlaması olarak ifade edilebilir. Organik arıcılığın yapıldığı bölgede yukarıda sayılan doğal maddelerin bol miktarda bulunması ve kimyasal ilaçlama işleminin uygulanmaması balın organik olarak nitelenmesine yardımcı olabilir.
Organik arıcılık yapmak isteyen bir üreticinin, öncelikle resmi olarak “Organik Arı Yetiştiriciliği” kurallarına uyması ve uygulaması gerekebilir. Arıcılık yetiştiriciliği ile ilgilenen üreticilerden bazıları, bal üretimi yaparken, daha fazla gelir elde etmek için doğal olmayan yollara başvurarak arıların beslenmesini sağlayabilir ya da kovanların kurulacağı yeri iyi seçemeyebilir. Bu gibi durumlar organik bal üretiminin azalmasına sebep olabilir. Bu gibi durumları en aza indirgemek için organik arıcılık faaliyetleri teşvik edilerek, üreticilere destek sağlanabilir.
Organik Arıcılık İçin Uyulması Gereken Kurallar
Organik arıcılık yetiştiriciliğinde asıl olan nokta organik bal üretiminin sağlanmasıdır. Organik bal üretiminin gerçekleştirilebilmesi için üreticilerimizin dikkat etmesi gereken bazı kurallar bulunur.
Bu kurallardan ilki, arı kolonisinin kurulacağı bölgenin uygun seçilmesidir. Kolonin kurulduğu bölgenin arı uçuşları için uygun olması önemlidir. Ayrıca çevresel faktörler de bölgenin niteliğini etkileyen bir diğer faktördür. Koloni kurulan bölgede yerleşim yeri, sanayi tesisi ya da tarım alanı olmamasına dikkat edin. Özellikle tarım arazisinde gerçekleşen ilaçlama çalışmaları, arıların alacağı polenin kalitesini düşürür. Arıların yararlanacağı su kaynaklarının da temiz olması organik arıcılığı mümkün kılan bir etkendir. Ayrıca koloni kurulan bölgenin polen ve nektar oranı açısından yeterli olması önemli olan bir diğer faktördür.
Organik arıcılık için önemli olan bir diğer kural arı ırkı ya da orijinidir. Üretimi yapılacak arı ırkının dayanıklı ve dirençli olması üretim sürecinin uzun süre boyunca devam edilmesine yardımcı olur. Hastalıklara karşı dayanıksız olan arı ırkları, neslin devamlılığını tehlike altına sokabilir. Bu nedenle ırk seçimini uygun olarak yapmanız gerekiyor. Arı ırkının dayanıklı seçilmesi, oluşabilecek hastalıklara karşı tedbir olarak nitelendirilebilir.
Arıların beslenmesi için uygun bölgenin seçilmesi bir diğer kuraldır. Yeteri besin tedarik edilmesi için öncelikle üretim yapılacak bölgenin uygunluğuna dikkat etmelisiniz. İklim koşullarının olumsuz seyretmesi durumunda ek olarak suni yemleme ile arıların beslenmesini sağlayabilirsiniz. Ancak suni yemleme yaparken usulüne ve zamanına uygun olarak yapmanız gerekebilir. Arıların kış iklimini rahat geçirebilmesi için kovanda yeteri kadar bal ve polen bulunmalıdır.
Geçiş dönemi organik arıcılık sürecinde uyulması gereken kurallardan biridir. Geçiş dönemi olarak nitelendirilen dönem, organik üretimin başlangıcından üretilme ve üretimi belgelendirilme sürecini kapsar. Üreticiler öncelikle geleneksel üretim sürecini 1 yıl boyunca tamamlar, daha sonra organik arıcılık dönemine geçiş yapar.
Kovan ve arıcılık malzemesi kaliteli ve uygun olarak alınmalıdır. Kovan yapılırken kullanılan malzeme doğal olmalı ve ağaçtan yapılmalıdır. Kovanları boyarken kimyasal içerikli boyalar kullanılması yerine bitki yağları, propolis ve balmumu kullanılarak boyama işlemi yapılabilir. Üretim organik olarak nitelendirildiği için, üretim sürecine dahil olan her şeyin doğal olmasına özen gösterilmelidir. Güve saldırısına karşı yine de kimyasal müdahalelerde bulunulmamalı, gerekiyorsa kovanlar soğuk hava depolarında bekletilmelidir.
Hastalıklarla mücadele için öncelikle arı ırkları uygun seçilmeli, kovanda ulunan kraliçe arılar sürekli olarak düzenli bir şekilde yenilenmelidir. Ayrıca kovanda bulunan erkek ve yavru arıların kontrolünü de sağlamalısınız. Dezenfekte işlemini düzenli olarak uygulamalı ve üretimde kullanılan malzemeleri sık sık dezenfekte etmelisiniz. Hastalık meydana gelmesi durumunda koloniler farklı kovanlarda tutulmalı ve izole edilmelidir.
Son olarak kontrol ve sertifika işlemleri de üreticilerimizin dikkat etmesi gereken bir diğer kuraldır. Üretilen ürünün organik olarak nitelendirilmesi için gerekli kuruluşlar tarafından kontrol edilmeli ve organik olarak nitelendirilmesi durumunda üreticinin balın organik olduğuna dair sertifikasyon alması gerekir. Aksi taktirde üretilen bal organik olarak kabul edilmez.