Çay Yetiştiriciliğinde Uygun Şartlar Nasıl Olmalıdır?Tarım Haberleri – Türkiye Tarım Haberleri İnternet Gazetesi

27 Temmuz 2024 - 03:47

Çay Yetiştiriciliğinde Uygun Şartlar Nasıl Olmalıdır?

Çay Yetiştiriciliğinde Uygun Şartlar Nasıl Olmalıdır?
Son Güncelleme :

09 Haziran 2021 - 13:14

375 views

Çayın Tarihçesi
Bir bardak çaya kim hayır der ki? Hatta çay severliğimizi ölçmek için anketler bile düzenlendi. Çay mı, kahve mi? Çay ürünü ülkemizde önemli bir yere sahiptir. Hem üretim hem de tüketim açısından ülkemizde ayrıcalıklı bir yeri vardır. Sabah kahvaltılarımızın, akşam sohbetlerimizin hatta pikniklerimizin bir parçası olarak çayı görmemiz mümkün. Çay ürünü, hayatımızın ayrılmaz bir parçası olarak her zaman hayatımızdaki yerini alır. Bu kadar çay seven bir halk olmamızda çayın ülkemizde yetişmesinin etkisi de olabilir. Ülkemizde yoğun şekilde çay üretimi yapılmaktadır. Dünya genelinde Türkiye, çay üretiminde ilk sırada bulunan ülkeler arasında yerini alır.
Çayın üretim tarihçesi çok eski zamanlara dayanmaktadır. Ülkemize çay ürünü, Güney Asya ve Güneydoğu Asya ülkelerinden gelmiştir. Hatta Türkiye’de üretimi yapılan çayın, Çin çayı ve Hindistan çayının melez hali olduğu söylenmektedir. Çayın hazırlanış şekli ülkeden ülkeye değişim gösterebilir ancak genel olarak şu şekilde gerçekleşmektedir: Çayın tomurcukları, yaprakları, kökü, gövde ve kabuklarını kaynatarak ya da haşlayarak çayı elde edebilirsiniz. Ayrıca bazı bölgeler çay ürününü kurutarak tüketirken bazı ülkeler yeşil halde tüketmeyi sever. Yani çay ürünü isteğe göre farklı farklı tüketilebilir. Bu tamamen tüketicinin damak tadı kültürel mirası ile alakalı olabilir. Bugün Türkiye için konuşacak olursak, çayın bizim için tarımsal ve kültürel bir miras olduğunu söyleyebiliriz. Çayın demleme işlemi yapılırken farklı meyveler ekleyerek çayın tadına değişik aromalar katabilirsiniz. Bu tamamen sizin istediğinize bağlı bir durumdur.
Çayın pek çok çeşidi olmakla birlikte temel olarak 3 grup altında toplayabiliriz. Bunlar; siyah çay, beyaz çay ve yeşil çaydır. Ayrıca bitki çayları da tercih edilen ve tüketilen diğer çay çeşitlerinden biri olarak değerlendirilmektedir. Özellikle çay, kafein, tein ve antioksidan maddeleri için temel ve doğal bir kaynaktır. Çayın keyifli bir içecek olmasının yanı sıra aynı zamanda sağlığa yararlı etkileri bulunmaktadır. Özellikle kemikler ve diş sağlığı için önemli bir bitkidir.
Çay, üretim tarihi olarak çok eski zamanlara dayanmaktadır. Hatta çayla ilgili M.Ö 2737 yılına dayandığı söylenebilir. M.Ö 2737 yılında Çin İmparatorluğu’nda ilk örneklerine rastlandığı söylenebilir. Yani çayın, Çin kökenli bir içecek türü olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Zaman içinde özellikle ulaşım yollarının gelişmeye başlamasıyla, ülkeler arası iletişim ve etkileşim hızlanmaya başlamıştır. Bu durum farklı kültürlerin birbirinden hem maddi hem de kültürel anlamda etkilenmesine sebep olmuştur. Çayın Güney Asya’dan Avrupa’ya yayılış tarihi 1606’lı yıllar olduğu söylenmektedir. Avrupa’da üretimine ise 1650’li yıllarda başlanmıştır. Türkiye’de çay yetiştiriciliği 1888 yılında başlamış ve günümüze kadar devam etmiştir, etmeye de devam etmektedir. Ülkemizde çay yetiştiriciliği, Doğu Karadeniz bölgesinde yoğun olarak gerçekleştirilmektedir. Özellikle Doğu Karadeniz bölgesinde yetişmesinin temel sebebi, iklimsel özelliklerdir. Çay ürünü diğer tüm tarımsal ürünler gibi belli bir iklimsel ortama ihtiyaç duyar. Çayın iklimsel ortamını yüksek oranda Doğu Karadeniz bölgesi karşılamaktadır.
Asıl soru ise çay yetiştiriciliği için uygun şartların ne olduğu ile ilgilidir?
Üreticimizin çay yetiştiriciliği ile ilgili merak ettiği pekçok nokta bulunmaktadır. Çay üretiminin yapılabilmesi içi öncelikle iklim koşullarının uygun olması gerekmektedir. Çay yağış ve nem seven bir bitkidir. Yağışın az, sıcaklığın fazla bölgeler çay üretimi için uygun yerler değildir. Çay üretiminin yapılabilmesi için özellikle nem oranının yüksek olması gerekmektedir. Nem oranının düşük olduğu iklim tipleri çay üretimi için uygun değildir. Çay yetiştiriciliğine merak salan üreticilerimizin öncelikle bu konuya dikkat etmesi gerekmektedir. Özellikle ülkemizde yaşayan ve üretim yapmak isteyen üreticilerimizin çay yetiştiriciliği yapmak isteyenlerin Doğu Karadeniz bölgesinde üretime başlamaları önerilmektedir. Ticari amaçlı üretilen çay bitkisi genellikle 2 metreyi bulmadan hasat edilir ya da budanır. Müdahale edilmediği takdirde çay bitkisinin boyutu 9 metre kadar uzayabilir. Hasat zamanı daha kolay bir şekilde hasat edilebilmesi için çay bitkisinin boyutu fazla uzatılmadan hasata hazır hale getirilir.
Ülkemizde 1888 yılında üretilmeye başlanan çay bitkisi, öncelikle Bursa ilinde yetiştirilmeye çalışılmış ancak üretim süreci başarılı bir şekilde sonuçlanamamıştır. Bunun temel sebebinin ise iklimsel uygunluk faktörüdür. Bursa’nın iklimsel özellikle çay yetiştiriciliği için uygun olmadığından Bursa’da verimli bir şekilde çay üretilememiştir. Daha sonra üretim çalışmaları Karadeniz bölgesinde uygulanmıştır. Karadeniz bölgesinin iklimsel özellikleri, özellikle nem oranı çay yetiştiriciliğinin başarılı bir şekilde üretilmesini sağlamıştır. Böylelikle çay bitkisi o tarihten bu yana Karadeniz bölgesinde yetiştirilmeye başlamış ve Karadeniz bölgesini temsil eden bir bitki haline gelmiştir. Üretimin serileşmesine bağlı olarak çay ile ilgili fabrikalar kurulmaya başlanmış ve çay üretilen araziler genişletilmiştir. Ülkemizde üretilen çayın türünün Çin çayı ile Hindistan çayı melezi bir çay türü olduğu belirtilmektedir.
Çay çeşitlerini genel anlamda Çin çayı ve Hindistan çayı olarak iki başlık altında inceleyebiliriz. Çin çayı ile Hindistan çayı arasında temel farklılıklar bulunmaktadır. Çayın şeklinden uygun yetişme alanlarına, kök sıklıklarına ve yaprak yapılarına varana kadar pekçok farklılık sayılabilir. Bu farklılıklar sebebi ile çay bitkisinin Çin kaynaklı mı yoksa Hindistan kaynaklı mı olduğunu kolayca ayırabilirsiniz.
Öncelikle Çin çayından bahsedelim. Çin çay bitkisinin ocak yapısı sıkıdır. Bu sıkılıktan kaynaklı olarak bitkiler arası boğum araları kısadır. Çin çayının yaprağı boyut olarak küçüktür bu nedenle kapladığı alan azdır. Yaprakların damar kısımları ve yaprak uçları belirsizdir. Hindistan çay bitkisi ise, soğuğa ve hastalıklara karşı daha dayanıklıdır. Ocak yapısı Çin çayına göre daha seyrektir. Yaprak damarları ve yaprak uçların belirgindir.
Çay bitkisi, dünya üzerinde sayılı bölgelerde yetişen ve yer seçen bir bitkidir. Bu nedenle çay bitkisini, istediğiniz her yerde yetiştiremezsiniz. Uyun iklimsel ortamın sağlanmaması durumunda çaydan elde edeceğiniz verim düşük olacaktır hatta belki hiç yetişmeyedebilir. Bu nedenle çay yetiştiriciliğinin yapılabilmesi için uygun iklim koşullarına sahip yerlerin tercih edilmesi gerekmektedir. Çay bitkisi yağışı ve sıcaklığı seven bir bitkidir. Ancak yıllık yağış miktarının 2000 mm’nin altına düşmemesi gerekmektedir. Yıllık ortalama sıcaklığın 14 derecenin altına düştüğü bölgeler için çay yetiştiriciliği uygun olmayabilir. Ayrıca çay yetiştirilecek bölgenin her mevsim yağış alması gerekmektedir. Yani sadece bahar aylarındaki ya da kış aylarındaki yoğun yağışın çay üzerinde önemli bir etkisi yoktur. Nemi seven bir bitki olduğu için özellikle her mevsim nem ihtiyacının karşılanması gerekmektedir. Oranlamak gerekirse, %70’in altında nem oranına sahip bölgeler çay yetiştiriciliği için uygun değildir. Bu nedenle uygun çay üretimi için, çay yetiştirilecek bölgenin en az %70 oranında neme sahip olması gerekmektedir.
Çay bitkisi iklimde olduğu kadar toprak konusunda çok seçici değildir. Asit değeri yüksek topraklar olarak bilinen kum ve kil gibi topraklarda çay yetiştiriciliği yapılabilir. Ancak çay üretimi için tercih edilebilecek en uygun toprak tipi, süzekli yapıya sahip sıcak topraklardır. Dikkat etmeniz gereken toprak tipi ise, kireçli topraklardır. Kireçli topraklarda üretilen çay bitkisi zarar görür ve üreticimizin verim beklentisini karşılayamaz.